#

Gündem

Dünya Kardeş Şehirler Turizm Birliği Genel Sekreteri Baraner'den “normalleşme süreci” değerlendirmesi:

ÇANAKKALE (AA) – BURAK AKAY – Merkezi İsviçre'de bulunan Dünya Kardeş Şehirler Turizm Birliğinin genel sekreteri Hüseyin Baraner, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle sıkıntılar yaşayan dünya turizmi için Türkiye'nin model olabileceğini söyledi.

Baraner, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin çok çabuk dönüşebilen piyasalara ayak uydurabilen dinamik bir turizm sektörüne sahip olduğunu anlattı.

Bunun tüm dünyaya ciddi anlamda vurgulanması gereken önemli bir nokta olduğunu belirten Baraner, "Çünkü bu sektör yapısı diğer ülkelerde maalesef yok. Diğer ülkelerinki yorgun ve yaşlı. Belki bizim gibi bu mesleğe de bu kadar sevdalı değiller. Bakıldığında Türkiye diğer ülkelere göre krizi çok iyi yönetti. Bizi örnek alacaklardır." dedi.

Baraner, Türk turizmcilerin Yunan ya da İspanyol meslektaşlarından daha fazla çalıştığını dile getirdi.

– "Türkiye'nin virüsle mücadelesi yadsınamaz"

Türkiye'nin Kovid-19 ile mücadeledeki başarılarına değinen Baraner, şöyle devam etti:

"Türk turizmi değimiz zaman büyük bir orduyuz aslında. Bana göre Türkiye'de en az 2 milyon hane Türk turizminden ve gastronomisinden karnını doyuruyor. Bu 2 milyon haneyi 4 ile çarptığınız zaman 8-9 milyon insanımız bu işten ekmek yemek yiyor demektir. Çıkın sokağa bakın, her yer restoran ve kafe, her yer otel. Bu sektörde ciddi anlamda ciddi sayılarda insanlar çalışıyor. Bir restoran deyip geçmeyin sakın. Bazılarında 40-50 kişi çalışıyor. Bir otel deyip geçmeyin bazısında 1500 kişi çalışıyor. Olağanüstü istihdam yaratan bir sektör temsilcisi olarak konuşuyorum. Bu kapsamda yapılan çalışmalar ortada, Türkiye'nin virüsle mücadelesi yadsınamaz. Herkese örnek olmalıyız."

Baraner, normalleşme sürecinde bir dönüşümün başlayacağını, doğanın yeniden şehirlere ve destinasyonlara taşınacağını vurguladı.

Çok ciddi bir yeşillendirme, ağaçlandırma ve çiçeklendirmenin de olacağını kaydeden Baraner, "Türkiye bu işten karlı çıkacak çünkü ciddi bir müşteri talebi var Türkiye'ye. Bunun dışında havamıza, suyumuza daha çok dikkat edeceğiz. Onları kirlettiğimiz zaman bu işte ayakta kalma şansımız sıfır. Bundan sonra daha bilinçli olacağız. Daha az çöp üretip atacağız." değerlendirmesinde bulundu.

– "Türkiye'nin müdavim müşterileri var"

Normalleşmeyle sağlıklı işletme modellerine geçileceğini, yemeklerin bile daha sağlıklı sistemlerde pişirilmesi gibi çalışmalarının olacağına değinen Baraner, "Türkiye'de bir sürü vizyoner meslektaşımız var. Bu süreçte emin olun ki çok güzel buluşlar yapacağız, çok güzel sistemler kuracağız. Bir anlamda Türkiye bu süreçte model bile olabilir." ifadelerini kullandı.

Hüseyin Baraner, Avrupa'da Kültür ve Turizm Bakanlığı ile yaptıkları görüşmeleri "Türkiye'siz olmaz." mantığıyla gerçekleştirdiklerini belirtti.

Baraner, sözlerini şöyle tamamladı:

"Ben de kendi çapımda, meslektaşlarımıza Türkiye'yi ve Türk turizmini anlatmaya devam ediyorum. Yurt dışından Türkiye'ye olumlu bakıyorlar. Türkiye'nin bir de şöyle bir avantajı var aslında; biz bu işi 40 yıldır yapıyoruz. 40 yılda yüksek rakamlarda Türk müdavim müşterisi oluştu. Türkiye'nin müdavim müşterileri var. Hatta Türkiye'yi sizden bizden iyi biliyorlar ve çok seviyorlar.

Sürekli buraya gelmek istiyorlar. Bazıları ile görüşüyoruz, şu anda o kadar büyük bir Türkiye tatili özlemleri var ki anlatamam. Çoğu 'Ben Alanya'yı çok özledim, oraya gitmek istiyorum' diyor, kimisi Fethiye, kimisi Kemer, kimisi Didim diyor. Kimisi İzmir, kimisi de Assos diyor. O kadar çok müşteri var ki Türkiye'yi isteyen. Bunların önünü kimsenin kesmesini istemiyoruz. Bu yıl gelsinler ülkemize. Hep beraber dünya toplumları olarak bu krizi en kısa sürede aşmak istiyoruz."