#

Bursa

Japonya’daki akademik kariyerini bıraktı, çiftlik işletiyor

Bursalı doktor çiftin akademisyen kızı Dr. Gülin Kayhan, Japonya’daki kariyerini bırakıp döndüğü memleketinde ailesine ait arazide “doğal yaşam çiftliği” açtı.

Türkiye’de sosyoloji üzerine eğitim alan Kayhan, Tokyo Waseda Üniversite Uluslararası İlişkiler Bölümünde 10 yıl öğrenci ve asistan öğretim görevlisi olarak bulunduktan sonra Kovid-19 salgını döneminde 2,5 yıl önce Bursa’ya döndü.

Kayhan, tıp doktoru olan anne ve babasının yaklaşık 30 yıl önce Uluabat Gölü kıyısında Karacabey ilçesine bağlı Avrupa Leylek Köyü Ağı üyesi Eskikaraağaç Mahallesi’nde aldığı ve zamanla çiftliğe dönüştürdüğü araziyi turizme kazandırmaya karar verdi.

Ailesiyle el ele verip Jersey inekleri, farklı cinslerde koyun, keçi, kuş ve tavuklar ile çok sayıda bitki çeşidinin bulunduğu 30 dönümlük çiftlikte restoran açan Kayhan, “bahçeden sofraya” temasıyla kahvaltı ve yemek hizmeti vermeye başladı.

Kayhan, göl manzaralı çiftliğe gelenlerin bölgede daha çok vakit geçirmek istemeleri üzerine çiftlikte kullanılmayan bina ve alanları otele dönüştürmek için proje hazırladı. Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumundan (TKDK) destek alan Kayhan, yaklaşık 30 misafiri aynı anda ağırlayabileceği butik oteli de birkaç ay sonra hizmete açmayı planlıyor.

Gülin Kayhan, sürdürülebilir yaşama vurgu yapmak için “doğal yaşam çiftliği” oluşturduklarını söyledi.

Çiftlikte en büyük emeğin babasına ait olduğunu belirten Kayhan, “Elimizde güzel bir cevher var ama onu işlemek gerekiyordu. Kahvaltı olarak başladık ama daha sürdürülebilir bir işletme olması için konaklama hizmeti de vermeyi düşünüyoruz. Bunun için TKDK’den kırsal turizm hibesi alıyoruz. Otel inşaatı ve ekipmanları da tamamlanacak. O zaman şehir dışından gelen misafirlerimiz de burada konaklayabilecek.” dedi.

Yüksek lisans tezini Eskikaraağaç’taki leylek şenliği konusunda hazırladı

Kayhan, sosyoloji okurken “yaşam şeklimizi ya da toplum oluş şeklimizi değiştirmek lazım, o da insana verilen şifanın bir parçası” görüşünü benimsediğini anlattı.

Toplumsal hareketleri önemsediğini vurgulayan Kayhan, şöyle devam etti:

“O çerçevede de hep çevreci toplumsal hareketleri, ekoturizm girişimlerini çalıştım hatta antropoloji alanında yaptığım yüksek lisans tezinin de konusu bizim köydeki leylek şenliği. Japonya’da da yine çevre hareketlerine baktım. Burası düşünsel hayatta biriktirdiklerimi şimdi eylem sahasında bir yeniden düşünme fırsatı benim için. Ekoturizm üzerine daha fazla kafa yorup bir yandan da uygulayabileceğim. Burada gerçek ve dolaysız gıdayı üretmek acaba finansal olarak sürdürülebilir bir şey mi? Yani bu benim için bir yandan da sosyolojik bir deney. O yüzden kendimi şimdi hem eve dönmüş hissediyorum, gerçekten aile anlamında eve dönüş hem de üzerine düşündüklerimi bir yerde deneyebileceğim yani yerleşebileceğim bir yere dönmüş hissediyorum çünkü başka yerlerde vakit geçirirken aslında orada yer edinemedim.”

Gülin Kayhan, ziyaretçilerin çiftliğe özellikle hafta sonları daha çok ilgi gösterdiğini söyledi.

Konaklama imkanı da olduğunda uzak bölgelerden hatta yurt dışından gelenler olacağına inandığını dile getiren Kayhan, “Japonların Türkiye’de görülecek ilk 40 yer listesinde Gölyazı var. Gölyazı ve Eskikaraağaç’ın birlikte Uluabat Gölü’nü bir değer olarak yükselteceğini düşünüyorum ve inşallah Leylek Köy Göl Evi de bunun bir parçası olur.” ifadesini kullandı.

İşletmede 6 kişi çalışıyor

Kayhan, işletmede şu anda 6 kişinin çalıştığını, otel açılınca aynı sayıda kişiyi daha istihdam etmeyi planladığını belirtti.

Sıradan bir işletme olmayı hayal etmediklerini anlatan Kayhan, “Burası bir yaşam tarzını hatırlatan, anımsatan ve hatta özendiren bir doğal yaşam çiftliği olsun istiyoruz. Yalnızca alıp verdiğimiz şey tüketilen bir şey değil de o an orada gelen misafirlerimizle türettiğimiz yani hem tüketip o an ürettiğimiz bir şey olsun istiyoruz. Bu da etkinliklerle olur. Şu ana kadar birçok etkinlik düzenledik ayrıca çiftliğimizdeki çalışmaları ‘sıfır atık’ hedefiyle gerçekleştiriyoruz.” diye konuştu.