#

Kocaeli

Cumhuriyet tarihinin en büyük deniz kazasının 66. yılı

İzmit ile Değirmendere arasında sefer yapan Üsküdar Vapurunun, şiddetli lodos sebebiyle batmasının 66. yılı Kocaeli’nin Gölcük ilçesinde hüzünle yad edildi. Programda duygu dolu anlar yaşandı.

“Üsküdar” adlı vapurun 1 Mart 1958’de şiddetli lodos sebebiyle batması sonucu yaşamını yitiren 392 kişi, Gölcük Belediyesi tarafından düzenlen programda hüzün ve dualarla anıldı. Felaketin 66. yıldönümünde 1 Mart Üsküdar Şehitliği’nde düzenlenen program, çelenk sunumu ile başladı. Törene Gölcük Kaymakamı Müfit Gültekin, Gölcük Belediye Başkanı Ali Yıldırım Sezer, İlçe Müftüsü Emin Yılmaz, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile hayatını kaybedenlerin yakınları katıldı.

“Türk denizcilik tarihinin en büyük sivil kazası olarak tarihimize geçti”

Programda konuşan Gölcük Belediye Başkanı Ali Yıldırım Sezer, “1 Mart 1958’deki Üsküdar Vapuru faciası, çoğu lise talebesi olan 392 vatandaşımızın hayatını kaybetmesi ile sonuçlandı. Neredeyse bir neslin tamamen hayatını kaybettiği, Türk denizcilik tarihinin en büyük sivil kazası olarak tarihimize geçti. Gölcük olarak aradan geçen onca seneye rağmen aynı acıyı hala kalbimizde yaşıyoruz. Hayatını kaybeden kıymetli hemşehrilerimizin yakınlarına başsağlığı ve sabır diliyorum” dedi.

“Bin nesilde olsa benim de çocuklarım şehitliğe gelecek”

Henüz 23 yaşındayken vapur kazasında kaybeden Hikmet Ataçay’ın torunu Ziya Taşar, “Dedem 1 Mart 1958 Üsküdar Vapurunda ateşçi olarak çalışıyordu. O elim kazada dedem hayatını kaybetti. O zamanlar dedemi tanımıyordum, henüz hayatta değildim. Uzun yıllardan beri dedemin mezarını ziyaret ediyorum. Bin nesilde olsa benim de çocuklarım şehitliğe gelecek. 16-17-18 yaşındaki talebelerin ölmesi çok acı verici. Acının hafifletilir bir yanı yok. Her eve ateş düştü. Rabbim o ateşi kimsenin başına vermesin” dedi.

“Her 1 Mart’ta yaramız tekrar kanıyor”

Yaşamını yitiren lise öğrencisi Ekrem Kurt’un yeğeni Bülent Kurt, “Amcam henüz ben doğmadan elim kazada hayatını kaybetti. Henüz 18 yaşındaydı ve lise öğrencisiydi. Halam ve babaannem amcamın vefatından sonra çok büyük çöküş yaşadı. Ruhları şad olsun. Amcam babamla inşallah el ele ahirette cennete kavuşmuşlardır. Bize düşen onları yad etmek. Her 1 Mart’ta yaramız tekrar tekrar kanıyor. Çok canlar yandı. Söyleyecek bir şey bulamıyorum” ifadelerini kullandı.
Program dua edilmesinin ardından son buldu.