Bursa
Bursa’da su krizi: “Hani Bursa su şehriydi”
Saadet Partisi Bursa İl Başkanlığı Bursa’da yaşanan su krizi ile ilgili basın açıklaması düzenledi. Parti il merkezinde yapılan açıklamada, Mahalli İdarelerden Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Ahmet Vakkas Yıldız, barajlardaki su oranının %1’in altına düştüğünü belirterek tehlikenin boyutuna dikkat çekti. Yıldız, yaptığı açıklamada “Hani Bursa su şehriydi ama Bursa su krizi yaşıyor.” dedi.
İl Başkan Yardımcısı Ahmet Vakkas Yıldız açıklamasına şöyle devam etti;
Su, sınırlı kaynakların en temelidir ve bir kez kaybedildiğinde geri kazanımı oldukça zor olan bir nimettir. Tarihi ve doğal güzelliklerinin yanı sıra, Evliya Çelebi gibi gezginlerin kitaplarında, Ahmet Hamdi Tanpınar gibi şairlerin dizelerinde “Su Şehri” olarak geçen Bursa, bugün su krizi yaşamaktadır.
Mevcut duruma ve somut verilere bakıldığında Bursa’nın ana su kaynakları olan Doğancı ve Nilüfer Barajları’nın toplam doluluk oranı, 6 Ekim 2025 tarihi itibarıyla ortalama %0,54 olarak ölçülmüştür. Sadece birkaç hafta önce, yani 21 Eylül 2025 tarihinde %5,08 seviyesinde olan bu oran, kısa sürede %1’in altına düşerek tehlikenin boyutunu gözler önüne sermiştir.
Söz konusu barajlar, Yıldırım, Nilüfer, Osmangazi, Gürsu, Kestel ve Mudanya gibi ilçelerin bir kısmına su sağlamaktadır. 1975-1983 yılları arasında hizmete açılan Doğancı Barajı’nın, Bursa’nın 50 yıllık su ihtiyacını karşılayacağı söylenmişti. Ancak hızlı artan nüfus sebebiyle, 1995 yılında temeli atılıp 2007 yılında tamamlanan Nilüfer Barajı da yetersiz hale gelmiştir.
1996-2002 yılları arasında hidroelektrik santrali olarak yapılan ve 2060 yılına kadar Bursa’nın su ihtiyacını karşılayacağı öne sürülen Çınarcık Barajı ise hâlâ bir muammadır. Söz konusu barajdan yeterli derecede yararlanamamak, sadece beceriksiz yöneticilerin başarabileceği bir iştir.
Su krizine karşı alınan önlemler kapsamında, 1 Ekim 2025’ten itibaren bu ilçelerde günlük 12 saat planlı su kesintisi uygulaması başlatılmış, bize gelen bilgilere göre bazı mahallelerde bu süre 18-20 saati bulmuştur.
Daha önce bu barajların doluluk oranlarının %60’lar civarında olduğu, bugün ise bu oranın %1’in altına düştüğü dikkate alındığında, tehlikenin boyutu açıkça görülmektedir.
Altyapı çalışmalarının sürmesi, mevcut sistemdeki su kayıp-kaçak oranları, eskiyen hatlar ve bakım eksiklikleri sorunun derinleşmesine zemin hazırlamaktadır. Elbette iklim değişikliklerini ve kuraklığı dışsal faktörler olarak görebiliriz; ancak yerel yönetimlerin de mevcut sorunlara karşı sorumluluk taşıdığı yadsınamaz bir gerçektir.
Cumhuriyet Halk Partili ve AK Partili belediye başkanlarının görev süreleri içerisinde yapmış oldukları kısa vadeli, günü kurtaran ve ranta yönelik imar planları, “Yeşil Bursa”yı “Beton Bursa”ya dönüştürmüştür.
Bu veriler ve yaşananlar açıkça göstermektedir ki Bursa, su krizi açısından kritik eşiklere gelmiştir. Etkisiz su kesintisi uygulamalarıyla tasarruftan çok çileye sebep olunmuş, artık daha fazla bekleme lüksü kalmamıştır. Konuyu sadece “Allah’a havale ederek” çözmeye çalışmak ise ayrı bir tez konusudur.
Saadet Partisi’nin çözüm önerileri
Saadet Partisi İl Başkan Yardımcısı Ahmet Vakkas Yıldız, partinin su kriziyle ilgili çözüm yollarını da açıklayarak şöyle dedi:
“Saadet Partisi olarak Bursa’daki su krizinin çözümü için aşağıdaki çağrılarımızı ve beklentilerimizi kamuoyuyla paylaşıyoruz:
- Büyükorhan ilçemizde bulunan Düğüncüler Köyü’ndeki Emet Çayı’ndan muhakkak faydalanılmalı, böylece Bursa’nın su sorunu büyük ölçüde çözülmüş olur.
- Su firmalarına satılan Bursa suyu anlaşmaları yeniden gözden geçirilmelidir.
- Mevcut barajlara su takviyesi projeleri hızlandırılmalı, alternatif havzalar ve yeraltı su kaynakları devreye sokulmalıdır.
- Acilen su tasarrufu kampanyaları başlatılmalı, halk bilgilendirilmeli ve teşviklerle desteklenmelidir.
- Su şebeke hatlarında kayıp-kaçak oranları tespit edilmeli, öncelikli bölgeler belirlenerek hızlıca müdahale edilmelidir
- Eski borular yenilenmeli, tesisat bakımları düzenli hale getirilmelidir.
- Akıllı sayaç ve uzaktan izleme sistemleri yaygınlaştırılmalıdır
- Bursa’nın 2050 ve 2100’lü yıllarını kapsayan kapsamlı bir su kaynakları yönetim planı hazırlanmalıdır.
- Su tasarrufu bilinci, medya kampanyaları ve eğitim programlarıyla yaygınlaştırılmalıdır.
- Tarımda modern sulama teknikleri kullanılmalı, verimli su kullanımı yaygınlaştırılmalıdır.
İnsan hayatının en temel gereksinimi olan su; sağlıklı yaşamın, üretimin ve şehircilik faaliyetlerinin olmazsa olmazıdır. Bursa’da suyun tükenme noktasına gelmesi, sadece bugünümüzü değil yarınlarımızı da tehdit etmektedir.
Saadet Partisi olarak bu kriz karşısında sessiz kalmayacağız. Kamuoyunu bilgilendirmeyi, yetkilileri harekete geçmeye davet etmeyi, çözüm üretmeyi ve süreci takip etmeyi görev sayıyoruz.
İçme suyu arzının sürdürülebilir, adil ve verimli şekilde temin edilmesi için tüm paydaşlarla iş birliğine hazırız.”


Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir Giriş